Kişisel gelişimle uzun süre uğraştın…
Evet. ‘Art of Living’ denilen yaşama sanatı, yani nefesle hayatı yönetmeye merak sardım. Bunun gerekli olduğuna inanıyorum. Çünkü bedenimiz hala bakir ve keşfedilmiş değil. Onun sınırlarını zorlayabiliriz. Beyin gücüyle inandığın şeyi gerçekleştirmenin imkansız olmadığını düşünüyorum. Nefes alma egzersizleriyle vücuttaki toksinleri atıyor ve Ravi Shankar’ın öğretisine sahip oluyorsun. Onun Türkiye ziyaretinde kendisiyle tanışma fırsatım oldu. Daha sonra ikinci aşamaya devam etmeye karar verdim. Çünkü çok etkilenmiştim.
Daha önce XOXO’ya da yazdığım Kaz Dağları’ndaki "silent process" sırasında da Vipasana’yı tamamladım. Çok çılgın bir deneyimdi. Benim kadar çok konuşan biri için bu kadar sessiz kalmak inanılmazdı. Ama artık bu derece yoğun seminerler için zamanım yok. Elimden geldiği kadar okuyarak açığı kapatmaya çalışıyorum.
Kaynak: XOXO Digital